So here I am, all alone on this earth, with no brother, neighbour, or friend, and no company but my own. The most sociable and loving of human beings has by common consent been banished by the rest of society. In the refinement of their hatred they have continued to seek the cruellest forms of torture for my sensitive soul, and they have brutally severed all the ties which bound me to them. I would have loved my fellow men in spite of themselves. Only by ceasing to be men have they succeeded in losing my affection for them. So now they are strangers, persons unknown who mean nothing to me since that is what they wanted. But what about me, cut off from them and from everything else, what am I? This is what remains for me to find out now.

English
Share Share
Collect this quote
About Jean-Jacques Rousseau

Jean-Jacques Rousseau (June 28, 1712 – July 2, 1778) was a major French-speaking Genevan philosopher of Enlightenment whose political ideas influenced the French Revolution, the development of socialist theory, and the growth of nationalism.

Biography information from Wikiquote

Limited Time Offer

Premium members can get their quote collection automatically imported into their Quotosaurus collections.

Additional quotes by Jean-Jacques Rousseau

"Doğa yasaları gereğince yaşayan insanlar özgür ve eşittir ler, toplum düzenine geçince bu mutluluğu yitirmişlerdir. İnsanların başına gelen belaların başlıcası mal mülk tutkusundan doğmuştur. Ayrıca bir avuç güçlü insanın aşkalarını buyruk altına almasıyla da insanlar arasında kölelik-efendilik ilişkileri çıkmıştır ortaya."
"İnsanları oldukları gibi, yasaları da olabilecekleri gibi ele alıp, toplum düzeninde güvenilir ve haklı bir yönetim kuralı"
"Üyelerinin her birinin canını, malını, bütün ortak güçle sa vunup koruyan öyle bir toplum biçimi bulmalı ki, orada her insan, hem herkesle birleştiği halde yine kendi buyruğunda kalsın, hem de eskisi kadar özgür olsun. "
"Toplum sözleşmesiyle her ortak, topluma mallarını ve aşa mını bırakır; önce doğal özgürlüğünü, sonra da istediği ve elde edebileceği şeyler üzerindeki sınırsız hakkını. Ama buna karşılık, toplumsal özgürlüğü ve elindeki şeylerin sahiplik hakkını kazanır. Kişilerin devlete adadıkları canları bile, bu yoldan sürekli olarak korunmuş olur"
"Genel istemin yürürlüğe konmasından başka bir şey olma yan egemenlik ne bırakılabilir, ne de bölünebilir. Genel istem yasalarla dile gelir."
"Halka yol gösteren yüksek zekalı biri gerekir. Bu yasacıdan başkası değildir. Yasacı Rousseau'ya göre tanrısal bir varlıktır. İnsanlara yasalar koymak için Tanrılar gerek"
"Hükümet gerek yasaları yürütmek, gerek toplum özgürlüğünü sürdürmekle görevli, aracı bir bütündür. Üç çeşit yönetim biçimi vardır: Demokrasi, Aristokrasi ve Monarşi. Demokrasi küçük devletlere, aristokrasi orta derecede, monarşi ise varlıklı uluslara elverişlidir. Hükümet her za- man egemen varlığın denetimi altındadır. Genel istemin uygulanmasından başka bir şey olmayan egemenlik, yalnız halka, yeni egemen varlığa aittir.”
“İnsanları oldukları gibi, yasaları da olabilecekleri gibi ele alıp, toplum düzeninde güvenilir ve haklı bir yönetim kuralı bulunup bulunamayacağını araştırıp, adalet ile fayda birbirinden ayrı düşmesin diye, hakkın onayladığını çıkarın gerekt

If I had remained free, obscure, and alone placed in the situation Nature designed me for, I should have done nothing but what was right, for my heart bears not the feeds of any mischievous passion. Had I been invisible and powerful as the Almighty, I should have been benevolent and good like him: it is power and freedom that make good men, weakness and slavery never made any but wicked ones.